top of page

Yeter ki Umutsuz Olmayalım

Pek çoğumuza denmiştir veyahut pek çoğumuz demiştir, 'Umudunu

kaybetme'. Peki bu umut neydi? Bir fantazi mi yoksa kişilere direnç

veren duygu mu ? Umudun bilimsel bir yanı var mı yoksa sadece romantik

akımın içinde olanların düşündüğü ve inandığı bir olgu mu ? Birisini

kaybettiğimizde, ayrılıklar yaşadığımızda, işten çıkarıldığımız veya

sevdiğimiz dondurmanın artık üretilmeyecek olması, yaşam boyu pekçok

umutsuz an yaşarız ama hepsinden bir umutla çıkarız. Harvard

Üniversitesi de bu konuda birtakım araştırmalar yapmış umut ve umudun

sağladıkları üzerine.Bu verilerden örnek vermem gerekirse ilki kronik

hastalıkları olan genç yetişkinler arasında, daha fazla umut, daha iyi

başa çıkma, esenlik ve sağlıklı davranış ile ilişkilidir. Ayrıca

depresyon ve intihara karşı korur. Gençler arasında umut, sağlık,

yaşam kalitesi, benlik saygısı ve bir amaç duygusu ile bağlantılıdır.

Hem olgunluk hem de dayanıklılık geliştirmek için önemli bir faktör

olduğu bulunmuştur. İnsancıl yaklaşımda da bu böyle aslında biraz daha

sofistike kaldığı için somut verilerle konuşabileceğimiz bir konu

olmadığı için her zaman ikinci plana atılmış umut,umutsuzluk ve umudun

inşaası.Harvard Üniversitesi'nin sunduğu bulgulardan ilginç olan diğer

yan ise umudun bir kalkan görevi gördüğü ve umudun bize güvenli bir

yol sunduğudur. Umut, kronik veya yaşamı tehdit eden bir hastalık

korkusuna karşı özellikle güçlü bir koruyucu olabilir. Bir kişinin

umudu – muhtemelen yaşamını sona erdirecek bir hastalıkla karşı

karşıyayken bile – neşe veya rahatlık bulmaya yönelik olabilir.

Torunlarla tanışmak veya bir çocuğun düğününe katılmak gibi yaşam

dönüm noktalarına ulaşmak için geliştirilebilir ve odaklanılabilir.

Huzur anlarında bulunabilir: Memnuniyet, zorlu koşullar altında bile

hayatımızda iyilik olabileceğinin kabulü değilse nedir?


Son olarak, umut aşılmaz görünen olayları aşmamız için bir fırsat

olabilir. Hayattaki büyük bir gerileme, ezici bir kaza, bir akrabanın

yoğun bakım ünitesindeki son günlerinde tutulan bir nöbet, hatta

ölümcül bir hastalıkla yaşadığımız son aylarımız bile, teselli ya da

rahatlama umudun bize sunduğu bir güvenli yol, teselli etmek

rahatlamak her ne kadar zor olsa da umut ile bunu sağlayabileceğimizi

dile getiriyor Harvard Üniversitesi.


https://www.health.harvard.edu/blog/hope-why-it-matters-202107162547

16 görüntüleme1 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page